Kuzey Arizona Üniversitesi’nden Michael Ketterer, New Mexico eyaletindeki Los Alamos bölgesinden topladığı toprak, su ve bitki numunelerinin tahlil sonuçlarını paylaştı.
Nuclear Watch New Mexico isimli proje kapsamında gerçekleştirilen çalışmada, örneklerde “çok yüksek oranda” plütonyum tespit edildiği bildirildi.
Ketterer, ABD’de kamuya açık bir alanda birinci kere bu kadar yüksek düzeyde plütonyum gördüğünü belirterek, bunun Çernobil nükleer felaketinin yaşandığı bölgede bulunan düzeylerle karşılaştırılabileceğini söz ediyor.
ABD Güç Bakanlığı’na bağlı Los Alamos Ulusal Laboratuvarı, atom bombasının geliştirilmesi maksadıyla yürütülen Manhattan Projesi kapsamında 1943’te kurulmuştu.
Laboratuvardaki atıklar bir boru sistemiyle 1963’e kadar yakındaki bir kanyona boşaltılmıştı. Laboratuvarın ürettiği kirlilik nedeniyle buraya Asit Kanyonu ismi verilmişti.
Tepkilerin akabinde Washington idaresi, 2 milyar dolarlık yatırımla 1980’lere kadar bölgeyi temizlemiş ve kullanıma inançlı hale getirildiğini duyurmuştu.
Ancak Ketterer, bölgede tabiat yürüyüşü için kullanılanfarklı yerlerden alınan numunelerdeki plütonyum düzeylerinin tasa verici olduğuna dikkat çekiyor.
Bilim insanı, plütonyumun su kaynaklarına karışabileceğini belirterek, bölgedeki ırmakların birçoklarının Meksika Körfezi’ne dökülen Rio Grande’ye bağlandığını hatırlatıyor.
Ayrıca radyoaktif hususun bitkiler tarafından emilebileceğini, besinlere sızabileceğini yahut bir orman yangını durumunda küllerle geniş bir alana yayılabileceğini belirten Ketterer, şöyle devam ediyor:
Nuclear Watch New Mexico’nun yöneticisi Jay Coghlan da Los Alamos’un radyoaktif hususlardan gerekli formda arındırılmadığını savunarak, daha kapsamlı bir paklık yapılmasını talep ediyor.
ABD Güç Bakanlığı’ndan yapılan açıklamadaysa plütonyum düzeylerinin tehlike yaratacak boyutta olmadığı savunuluyor. Bakanlık, sistemli olarak numunelerin incelendiğini ve bölgede güvenliğin sağlandığını bildiriyor.